Prof. Dr. Bekir TATLI Feyizler SOFRASI Alperenler Divanı
![]() |
"Modern çağ ve teknoloji çağı gibi tanımlamalara konu olan 21. yüzyılın ortalarına yaklaştığımız şu yıllarda İslâm coğrafyası bir tarafa Türk insanına dahi yeterince öğretemediğimiz bir çevre bilinci sorunu günden güne kendini daha da hissettirmektedir. İnsanlarımızın pek çoğu için “temizlik kültürü” ancak sloganik ifadelerde kendine yer bulabilmiş ve gitgide aşınmaya yüz tutmuş bir değerden ibarettir. “Herkes kendi evinin önünü temizlese bütün mahalle tertemiz olur!”, “İslâm temizlik dinidir!”, “Temizlik imandandır.”, “Temizlik imanın yarısıdır.”, “Ağaç yaşken eğilir.”, “Aslan yattığı yerden belli olur!” ve benzeri güzel ifadeleri bilmeyenimiz yok gibidir. Ne var ki güzel değerler aşılayan bu tür ifadelerin günlük hayattaki yansıması hiç de istenen düzeyde değildir. Günümüz Türkiye’si hatta İslâm dünyasının önemli bir kısmı için can sıkıcı bir durum söz konusudur; insanımıza hâlâ ideal bir çevre bilinci kazandırabilmiş değiliz. Hiç de azımsanamayacak bir kesimin, sokak, mahalle, cadde, spor alanları, toplantı/miting meydanları, mesire yerleri, göller ve denizler hatta okullar gibi nüfus yoğunluğunun fazla olduğu yerlerin kirletilmesine duyarsız kaldığı, tepki göstermediği, tepki gösteren az sayıdaki insanın seslerini duyuramadığı yönünde oldukça fazla örnekle karşı karşıyayız. |
Duyarlı bir insan ve Müslüman olarak bunlardan rahatsız olmamak mümkün değildir. Hâlbuki çevre bilinci, temizlik kültürü, başka insanlara hatta diğer canlılara saygı konusunda Kur’ân ve Sünnet’ten bir çırpıda onlarca hatta yüzlerce delil göstermek işten bile değildir. Ne var ki bunca delilin hayatımıza yansıması pek olmamışa benziyor. Aynı konuda Avrupa ve Amerika’nın İslâm dünyasına göre oldukça iyi bir durumda olduğunu, onlardaki çevre bilincinin henüz küçük yaşlardan itibaren oluşturulduğunu müşahede etmekteyiz..." Devamı |
![]() |
|
![]() |
|
![]() |
"Besmele, yaptığımız işe başlarken Yüce Allah’ı hatırlamak, işimizde O’na teslim olmak, yardımını talep etmek ve verdiği nimetlere teşekkür etmektir. Besmele İslâm’ın en önemli sembollerinden biridir ve son derece uzun ve köklü bir tarihe sahiptir. Hz. Peygamber (sav): “Allah’ın adı anılmadan başlanan her iş ebterdir (eksiktir, bereketsizdir).” buyurmaktadır. Bu nedenle bizler de mesela yemeğe başlarken öncelikle besmele çekeriz ve bunca nimetleri bizlere bahşeden Yüce Yaratıcımızı hatırlarız, O bizlere bunları vermeseydi aç kalacağımızı düşünürüz ve böylelikle O’na hamd ve şükür görevimizi azıcık da olsa ifade etmeye çalışırız. Yemeğin başında aklımıza gelmezse ortasında, yine aklımıza gelmezse hatırladığımız zaman besmele çeker ve O’nu hatırladığımızı gösteririz. Mevlit yazarı meşhur Süleyman Çelebi Merhum da Vesîletü’n-Necât isimli şiirinde bu konunun önemine şöyle dikkat çekmiştir: “Allah âdın zikredelim evvelâ; Vacib oldur cümle işte her kula; Allah adın her kim ol evvel ana; Her işi âsân ider Allah ana…” Devamı |
![]() |
|
![]() |
|
![]() |
|
![]() |
|
![]() |
|
![]() |
|